Takas Edilmemesi Gerekenler

Los Angeles Lakers organizasyonu ve taraftarları için çok zor bir haftayı geride bıraktık. Yavaş yavaş normal hayata ve NBA sezonunun devam ettiği algısına kavuştuğumuz şu günlerde ana gündem, 6 Şubat’ta bitecek olan takas dönemi ve takas söylentileri. Lakers adına çıkan çok bir söylenti yok ama herhangi bir takasa girmesi için Lakers’ın birden fazla oyuncu ile yollarını ayırması gerektiği kesin. Peki kimler hiçbir şekilde takas edilmemeli, takas edilmesi teklif dahi edilmemeli?

ALEX CARUSO

LeBron James ve Anthony Davis gibi bariz isimleri atlarsak, Lakers’ın bu sezon ki başarısında önemli bir yeri olan Alex Caruso, takas edilmemesi gereken oyunculardan biri gibi gözüküyor. Caruso, ofansif olarak oyunu kısıtlı olsa da, özellikle Davis ve LeBron ile birlikte sahadayken verdiği savunma katkısıyla ve bench’ten gelip takıma enerji katmasıyla bu sezon rotasyonun vazgeçilmez parçalarından birine dönüştü.

Son çeyreklerde maç başına 7.3 dakika oynayan Caruso sahadayken Lakers’ın hücum reytingi 109.9, savunma reytingi 92.8 (lig genelinde 1.) ve net reytingi 17.1 (lig genelinde 6.). Artık normal sezonun yarısından fazlasını geride bıraktığımız şu dönemde bunun rastlantı olmadığını kabul edebiliriz ki göz testi de bunu doğrular cinsten. Sezon başında tipi ve tipine 180 derece zıt atletizmi ile bir Lakers fenomeni iken, şu anda geldiği konum ise tek kelimeyle inanılmaz.

DWIGHT HOWARD

Denize düşen yılana sarılır misali, Cousins’ın sezonu kapatmasıyla piyasada kalan son pivotlardan biri olan Howard’ı kadrosuna katan Lakers, umduğunu ve belki de çok daha fazlasını buldu. NBA tarihinde Howard’ın bu sezon geçirdiği dönüşümü geçiren oyuncu sayısı, bir elin parmaklarını geçer mi emin değilim. Los Angeles’ta, Celtics’li oyuncuları bir kenara bırakırsak, en sevilmeyen yıldız olan Howard, bir rol oyuncusu olarak Lakers taraftarlarının favori oyuncularından biri haline geldi.

Saha dışı kadar saha içinde de takıma savunması, ribauntçuluğu ve çember etrafında bitiriciliği ile ekstra katkı veren Howard, Davis’ten sonra takımın en önemli 5 numarası olarak kendini göstermeyi başardı. Playoff’larda Lakers’ın sistemi ne kadar değişecek, Davis ne kadar pivot oynacak gibi konular hala belirsizliğini korusa da, hem Davis ile hem Davis’siz beşlerde performans verebildiğini gösteren Howard, Playoff tecrübesini de hesaba katınca takımın vazgeçilmez isimlerinden biri olmayı başardı.

DANNY GREEN

Danny Green şu ana kadar sezon başı beklentilerinin bir miktar altında kaldı. Kariyeri boyunca %40 ile üçlük atan ve geçen sezon üçlük çizgisinin gerisinden %45 gibi çılgın bir yüzde ile isabet bulan Green, bu sezon %37 gibi şutör sayılan bir oyuncu için vasat denilebilecek bir yüzde ile oynuyor. Keza savunma performansı da, özellikle yıldız oyunculara karşı, vasat ile vasat altı arasında gidip geliyor.

Yine de büyük maçlarda ekstra performanslar verebildiğini de bu sezon bol bol gösterdi, ne kadar çoğunda Lakers sahadan yenilgi ile ayrılsa da. Aldığı kontratın miktarı, takımdaki rolü ve Playoff tecrübesini de hesaba kattığımızda, takımın vazgeçilmezlerinden biri olduğu kesin. Umarız ki Playoff dönemi yaklaştığında ritmini yakalar ve Playoff’larda beklenen şut katkısını verir.

QUINN COOK

Diğer oyuncuların aksine, bu biraz daha duygusal bir seçim. Tüm kariyeri boyunca Lakers taraftarı olmuş ve Kobe Bryant hayranı olan, hatta numarasını Kobe ve Gianna Bryant anısına değiştiren bir oyuncuyu takaslamak, Lakers organizasyonuna yakışmayacak bir hamle olur. Lakers’ın son dönemlerde kendine zarar verme pahasına korumaya çalıştığı Lakers bir ailedir mottosuna bu kadar ters bir hareket yapmasını hiç ama hiç beklemiyorum. Ve bu yüzden Cook da takas edilmemesi gereken oyuncular listesine dahil oluyor.